Batman: Arkham Asylum, Batman: Arkham City ve Batman: Arkham Knight oyunları ile oyun dünyasında büyük bir iz bırakan Rocksteady, 2015 yılından bu zamana kadar sessizliğini korumuştu. Son dönemde isminden söz ettiren Marvel’s Spider-Man’in dinamiklerini oluşturan Batman oyunlarına imza atan Rocksteady, bu sefer karşımıza Suicide Squad Kill The Justice League ile çıkıyor. İsminden de anlayabileceğiniz gibi süper kahramanlara karşı olarak geliştirilen bu oyun, servis bazlı bir oyun olarak ilk bakışta oyuncuları acaba dedirtse de oyuna girince bu ön yargıların büyük bir bölümü ortadan kalkıyor diyebiliriz. Gelin oyunun incelemesine hızlıca bir geçiş yapalım.
İçindekiler
Suicide Squad Kill The Justice League inceleme
Suicide Squad Kill The Justice League’i açtığınızda Harley Quinn, Captain Boomerang, King Shark ve Deadshot dörtlüsü ile karakterlerin skillerini test ediyorsunuz. Her karakter için yeterli uzunlukta bir giriş bölümü sunan oyun sonrasında ise ana karakterinizi seçmenizi istiyor. Ben şahsen Deadshot’ı sevdiğimden Deadshot ile başladım. Ancak King Shark ve Captain Boomerang’ın da çok güzel skillerinin olduğunu belirtelim. Oyunun yapısı Batman’e çok benziyor demek isterdim ancak Rocksteady farklı bir yol izlemek istemiş. Uzak dövüş mekaniklerine bir tık daha odaklanan geliştirici ekip, yakın dövüşleri ve komboları da ihmal etmiyor. Oyundaki mekanikleri oldukça beğendim. Hem keyif veriyor hem sizi aksiyona çekiyor. Her karakterin ayrı bir özel gücünün olması da çok yerinde olmuş. Bu oyun zevkini artırıyor. Mekanikleri çözmek de çok kolay. Özellikle oyunun 4-5 saatinde aksiyonlu sahnelerden çok fazla keyif aldığımı belirtmek isterim.
Batman ile doğal olarak karanlık bir yapı tercih edilmişti. Ancak Suicide Squad Kill The Justice League ile bu yapı biraz daha renkliye kaçıyor. Eski arcade oyunlarından esinlenen geliştirici ekip, Suicide Squad Kill The Justice League’i de buna göre dizayn etmiş.
Oyunda ortak bir amaç bulunuyor bu da kötülüğe bulaşmış süperkahramanları ortadan kaldırmak. Bunun için toplanan ekip yoluna çıkan engelleri aşmaya çalışıyor. Düşman çeşitliliği konusunda Halo’ya benzettiğim bu yapım, çok sık tekrara düşebiliyor. Örneğin Superman’li bölümünde (spoiler olmaması için değinmiyorum) o epik sahneler sonrası gelen görev bir güzergah halinde giden araca eşlik etmek oluyor. Görev tasarımında oyunu pek beğenmesemde oyunun akıcı bir şekilde ilerlediği konusunda yalan söyleyemem. Ancak aradan geçen 9 yılın ardından Rocksteady’nin daha sağlam ana ve yan görevler tasarlamasını beklerdim.
Suicide Squad Kill The Justice League
Oyun eğlenceli olmasına eğlenceli. Ancak Batman’deki o ciddiyeti arayanlar hüsrana uğrayabilir. Servis bazlı bir oyun olduğunu size pek hissetirmeyen oyunu dilerseniz tek başınıza dilerseniz de arkadaşlarınız ile co-op olarak oynayabiliyorsunuz. Oyunda beğenmediğim bir nokta ise HUD ekranları. Çoklu çatışmalarda ekran o kadar fazla öğe ile doluyor ki bazen ana karakterinizi bile zor görüyorsunuz. Arcade yapıdaki oyunların çoğu zaten böyle. Belki de geliştirici ekip arcade’in ruhunu korumak için böyle bir yol izledi. Bilemeyiz. Oyundaki diyalog bölümlerinin ise oldukça keyifli olduğunu söyleyebilirim.
İlginizi Çekebilir: Tekken 8 inceleme – SF6 ve MK1’in gözü yaşlı
Marvel’s Guardians of the Galaxy oyunundaki aldığım diyalog keyfini aldım. Bu konuda Rocksteady’e laf söylemek yanlış olur. Oyunu PS5’te test ettim. FPS drop konusunda en ufak bir şüpheniz olmasın. Oyun akıcı bir şekilde akıyor. Batman Arkham Knight’taki optimizasyon sorunu bu oyunda yok. Ortalama 10-12 saat arasında bir oynanışa sahip olan oyun üzerine belki 1 yıl daha düşülse Batman serisine rakip olabilecek kıvamda olacakmış. Mevcut hali ile 10 üzerinden 6 puan versek yerinde olur. Tekrara düşen görev tasarımları olmasa ve bir tık daha ciddiyete bürünse oyunun puan 8’e kadar çıkacakmış. Bakalım geliştirici ekip oyunu DLC’ler ile ilerleyen dönemde destekleyip inceleme puanlarını yükseltmeyi başarabilecek mi? Bekleyip göreceğiz.