Akıllı telefonlarda depolama ihtiyacı günden güne artıyor. Amiral gemisi cihazlar, baz modellerde geçtiğimiz yıllarda 16 GB ve 32 GB gibi depolama seçenekleri sunarken, bu değer her yıl katlanarak ilerledi ve artık orta seviye sayabileceğimiz cihazlar bile 128 GB depolama kapasitesi ile karşımıza çıkıyor. Apple da artan depolama trendine katılmış ve geçtiğimiz ay tanıtılan iPhone 13 serisi ile baz modellerde sunulan depolama miktarı 64 GB’dan 128 GB’a yükselmişti.
Tam olarak iki katına çıkarılan baz modelin depolama değeri, en tepe model olan iPhone 13 Pro ve Pro Max modellerinde de iki katına çıkarak 1 TB değerine yükselmişti. iPhone 13’lerin ateşi sönmemişken gelen iPhone 14 haberi ise gündemi hareketlendirdi. My Drivers isimli sitenin haberine göre, 2022 yılında çıkması planlanan yeni iPhone 14 modellerinde 2 TB’a varan depolama seçenekleri sunulabilir.
İçindekiler
Depolama Biriminde Kullanılan Teknoloji De Değişebilir!
Eğer söylentiler doğruysa, Apple şu sıralar NAND çip üreticileri ile beraber uygun maliyetli yeni bir QLC (Dört Seviyeli Hücre) NAND depolama birimi üretme çabasında. QLC NAND birimleri, NAND sürümlerinin en yenisi. Bu depolama biriminde hücre başına 4 bit bilgi yazılabiliyor.
iPhone 13 modellerinde kullanılan depolama birimi ise daha farklı. iFixit’in iPhone 13 Pro videosunda, cihazın içinde Kioxia üretimi TLC (Üç Seviyeli Hücre) NAND depolama birimi kullanıldığı açığa çıkarılmıştı. TLC NAND depolama birimlerinde ise tahmin edileceği üzere her bir hücreye 3 bit bilgi yazılabiliyor.
TLC NAND yerine QLC NAND kullanılarak saklanabilen bilgi yoğunluğunda %33’lük bir artış sağlanıyor. Yani, QLC NAND depolama birimleri, tam tabiriyle daha az alana daha fazla bilgi sığdırılmasına olanak sağlıyor.
Her ne kadar daha az alanda daha fazla bilgi saklayabilse de, QLC NAND’lar TLC NAND’lardan daha düşük okuma yazma döngüsüne sahip. Bu da kullanılan depolama biriminin sağlıklı kullanım ömrünün daha az olması demek.
Hatta Xiaomi, MIUI 12.5 Enhanced sürümünde depolama birimlerinin ömrü üzerinde özel olarak durmuş ve “Liquid Storage” adı verilen yeni depolama yönetim modeliyle beraber cihazların 36 aylık kullanım sonunda okuma yazma hızlarında sadece %5 oranında düşüş yaşandığını belirtmişti.
Apple’ın QLC NAND kullanma konusunda çalışmalar yaptığı bilinse de bu teknolojinin iPhone 14 ile gelmesi pek mümkün görünmüyor. Zira QLC NAND’lar TLC NAND’a göre daha yeni olsalar da, hız ve okuma yazma ömrü gibi önemli noktalarda TLC NAND birimlerin gerisinde kalıyorlar. Henüz bu durumu tersine çevirecek bir yöntem de bulunmuş değil. Bu nedenle Apple’ın 2 TB depolamalı iPhone söylentilerine şimdilik temkinli yaklaşılıyor.
Gerçekten 2 TB’a İhtiyacımız Var Mı?
Akıllı telefonların ilk çıktıkları zamana göre oldukça gelişmeleri ve birçok kullanıcının günlük işlerini akıllı telefonları ile halletmesi yazılımlara yeni özellikler eklenmesini zorunlu tuttu.
Ancak bu eklenen özellikler, yazılımların boyutlarını da gittikçe arttırdı. Eskiden 4 GB’lık bir alana bile sığabilen işletim sistemleri, şu an iki haneli sayıları görmüş durumda. Sadece işletim sistemleri değil, uygulamaların boyutları da artmış durumda. Bu da beraberinde artan depolama ihtiyacını getiriyor.

Bunun yanında cihazlarda kullanılan kameraların megapiksel değerlerinin artması, telefonların daha detaylı fotoğraflar çekmesine yardım etse de depolanan fotoğrafların kapladığı alanın da artmasına neden oluyor. Bu durumu önlemek içinse firmalar, kullanıcılara fotoğraflarını JPEG gibi yüksek yer kaplayan dosya formatları yerine HEIF (Yüksek Verimli Görüntü Dosyası) şeklinde saklama olanağı sunuyor.
Bütün bunlar kullanıcıların yüksek depolamaya ihtiyaç duyduğunu gösterse de, 2 TB gibi boyutların çoğu kullanıcının ihtiyacının çok ötesinde olduğunu söylemek mümkün. Zira günümüzde kullanılan bulut sistemleri veya telefondaki dosyaların bilgisayara aktarılması gibi çözümler, kullanıcıların depolama sorununu önemli ölçüde azaltıyor.
İlginizi Çekebilir: iPhone 13 Pro Tanıtıldı! | İşte Yeni Özellikler Ve Fiyat