İnsan vücudunun uzun süreli uzay uçuşuna nasıl tepki verdiğine dair ilk sağlam kanıtlar ikiz astronotlar sayesinde gün yüzüne çıktı.
Astronot Scott Kelly, yaklaşık bir yılını Uluslararası Uzay İstasyonu’ nda geçirdi. Uzayda neredeyse bir yıl süren görevini bitiren astronotla, bu zamanı Dünya’da geçiren ikizini karşılaştıran NASA, uzayda insan vücudunda meydana gelen dramatik değişikliklerin çoğunun kalıcı olmadığını keşfetti. 2015 ve 2016 yılları arasında Uluslararası Uzay İstasyonunda bulunan Scott Kelly, o esnada Dünya’da olan ikiz kardeşi astronot Mark Kelly’nin deneyimlemediği birçok fiziksel ve genetik değişiklik yaşadı.
İlginizi çekebilir: NASA, Mars 2020 helikopterini test ediyor
İkiz astronotlardan Mark Kelly, Dünya’da da benzer bir inceleme altındaydı. İkili, insan vücudunun uzayda uzun sürelere nasıl tepki verdiğini keşfetmek için eşsiz bir fırsat sundu. Bu inceleme Mars gezilerinde insanların nelerle karşılaşabileceğine dair önemli bilgiler içeriyor.
Uzay seyahatlerinin artmasının düşünüldüğü bu dönemde elde edilen veriler son derece değerli. Kelly’ nin Dünya’ya döndüğünde bedeni yavaş yavaş normale dönmesine rağmen bazı olumsuz etkilerin halen devam ettiği görülmekte. Bilim adamları bu bilgiye dayanarak Mars gibi uzun mesafeli yolculuklar için daha dikkatli olunması gerektiğini belirtti.
İçindekiler
İkiz astronotlar gözlem altında
NASA İnsan Araştırma Programları’nın genel başkan yardımcısı Steven Platts, “Scott’ ta gördüğümüz değişikliklere bakarsanız, bunların büyük çoğunluğu, Dünya’ya geri döndüğünde nispeten kısa bir sürede başlangıç seviyesine geri döndü” dedi.
Susan Bailey ve Colorado Eyalet Üniversitesi’ nden meslektaşları, Scott Kelly telomerlerini ve ilgili enzim telomerazın uzunluğunu gözlemlemeye odaklandı. Telomerler, DNA’ nın uçlarında bulunur ve uzunlukları genellikle yaş ve sağlığı belirtir. Yaşlanma, stres ve radyasyon gibi şeyler büzülmelerine neden olabilir.
Uzay uçuşu insanları hem strese hem de radyasyona maruz bıraktığından, araştırmacılar telomerlerinin kısaldığını görmeyi bekliyorlardı. Bailey, “Tam tersi oldu” diyor. “Uzaya çıktıktan iki hafta sonraki örneklerle, gitmeden önce alınan örnekleri karşılaştırdığımızda, Scott’ın telomerlerinde hatırı sayılır miktarda uzama gördük”.Bu durum Kelly’nin uzay istasyonunda geçirdiği zaman boyunca devam etti. Ortalama olarak, telomerleri %14,5 oranında uzadı.
Telomerlerin uzamasının anlamı nedir?
Bir anda uzayda gençlik çeşmesini bulduğunu düşünmeyin, bu durum yapılacak diğer çalışmalarla desteklenmeli. Döndükten sonraki bir hafta içinde telomerleri önemli ölçüde kısaldığı görüldü. Bailey, “Tamamen uzaya özgü ve çok hızlı gelişen türde değişimlerdir, bu da nasıl bir olgu böyle bir şeye yol açabilir diye bizi düşünmeye sevk ediyor” dedi. Scott Kelly’nin ortalama telomer uzunluğu altı ay içinde normale döndü, ancak Dünya’ya dönüşünde oluşan anormal derecede yüksek sayıda kısa telomer vücudunda kaldı.
Araştırmacılar uçuş sırasında ve özellikle dolaşım ve bağışıklık sistemi ile ilgili birçok genin tekrar açılıp kapandığını gördü. Bu değişiklikler vücudun uzaya nasıl uyum sağlamaya çalıştığını gösteriyor.
Rapordaki sayıların çoğu için karşılaştırma noktası yoktur. Mason, “İlk defa birinin kan basıncını ölçmemize benziyor. Daha fazla insanı ölçmeye başlayana kadar gerçek referans numaralarının ne olduğunu bilmiyorduk.” dedi.
Sağlığı hakkında çoğu insanın hayal edebileceğinden çok daha fazla veriye sahip olmasına rağmen, Scott Kelly, MIT Technology Review‘a bu bilgilere dayanarak herhangi bir ilave işlem yapmayı planlamadığını söyledi. Ayrıca Scott:“İnişten hemen sonra kendimi iyi hissettim, fırlatıldığım zamandan birazcık farklı hissediyorum, ancak bunun nedeni muhtemelen dört yaş daha yaşlı olmamdan kaynaklıdır.” dedi.
Kelly, “Astronotlar, kendilerinin araştırma konusu olma seçimine sahipler. Yapmayı ve yapmamayı seçebilirsiniz. Fakat çok az insan uzaya seyahat ediyor ve ana fikir, bilim için orada olduğumuz. Tüm bunlara dahil olmanın bizim bir tür yükümlülüğümüz olduğunu düşünüyorum. ” diyerek sözlerini bitirdi. Kim bilir ilerleyen günlerde cesur astronotların yapacağı yeni çalışmalar sayesinde, uzay yolculukları belki insanın ömrüne ömür katar…