Antarktika‘nın buzlu düzlüklerine yapılan son gezi sırasında, uluslararası bir araştırmacı ekibi, kıtada şimdiye kadar bulunan en büyüklerinden biri de dahil olmak üzere beş yeni meteorit keşfetti. Nadir bulunan meteorit yaklaşık bir kavun büyüklüğünde ancak 17 pound (7,7 kilogram) ağırlığında. Bu örnek, 45.000’den fazla uzay taşının izinin sürüldüğü ve meteroit avcılığının en önemli merkezlerinden biri olan Antarktika’da keşfedilen bu büyüklükte ya da daha büyük yaklaşık 100 meteordan biri.
Bilim insanları bu devasa göktaşının yanı sıra aynı bölgede dört adet daha küçük göktaşı da buldu. Antarktika’nın yüzeyinin büyük bölümünün karla kaplı olması, siyah renkli taş benzeri meteorların fark edilmesini ve keşfedilmesini kolaylaştırıyor.
A rock-solid find for science! 🪨
Take a look at @maria_c_valdes and her co-researchers' massive find: a 16.7-lb meteorite! pic.twitter.com/ANGIihYvCG
— Field Museum (@FieldMuseum) January 23, 2023
Dört kişilik ekip, göktaşlarını tespit etmek için uydu görüntüleme gibi teknolojilerden de yararlandı ve bunun daha yüksek bir bilimsel değere sahip olduğu söyleniyor. Yıllar boyunca bilim insanları Antarktika bölgesinde 45.000’den fazla meteorit keşfetti ve bu devasa meteorit, şimdiye kadar buldukları en büyük 100 meteoritin yer aldığı seçkin bir kulübe ait.
Ayrıca bkz: Apple’ın Acil Durum Protokolü İki Hayatı Kurtardı
“Ancak göktaşının boyutu tortusundan daha az önemli: Maria ve yardımcı araştırmacıları bundan sonra göktaşının yapısını inceleyecek ve potansiyel mikrometeoritleri arayacaklar.” diyen Field Museum, “Antarktika uzak, acı soğuk ve kuraktır: bu koşullar burayı çalışmak için zor bir yer haline getirir, ancak minimum ayrışmaya sahip göktaşları bulmak için mükemmeldir.” dedi.
Ekip, Field Doğa Tarihi Müzesi’ndeki Robert A. Pritzker Meteoritikler ve Kutup Araştırmaları Merkezi’nde Kozmokimyacı olarak görev yapan Maria Valdes tarafından yönetildi.
Bilim insanları şimdi bunları, genellikle bir gezegenin, asteroitlerin veya kuyruklu yıldızların bir parçası olan meteoritlerin çeşitli özelliklerini daha fazla incelemek ve anlamak için bir araştırma tesisine Belçika Kraliyet Doğa Bilimleri Enstitüsü’ne gönderecekler. Bunlardan bazıları farklı bir güneş sisteminden bile gelebilir ve çeşitli minerallerden oluşabilir.