Alman telekomünikasyon şirketi Deutsche Telekom, uluslararası bilim yarışması Telekom Challenge’ı başlatıyor. Özellikle Ev ağlarında veri dağıtımı ve güvenliği konusunda yenilikçi fikirlere sahip bilim insanları  arıyor. “Telekom Challenge”, üniversiteler, araştırma merkezleri vs bünyesinde  uluslararası araştırma topluluğunun en parlak beyinlerine ulaşmayı hedefliyor.

İlginizi Çekebilir: Huawei, Fransa’da telekomünikasyon fabrikası kuracak

YENİLİKÇİ FİKİRLERE İHTİYAÇ !

Deutsche Telekom Teknoloji ve İnovasyon Yönetim Kurulu Üyesi Claudia Nemat; “Geleceğe yönelik yenilikçi yaklaşımlar ve ev ağlarında güvenli veri dağıtımı konusunda heyecanlıyız. Bu yarışmayla uluslararası seviyede en parlak beyinlere ulaşmayı hedefliyoruz” dedi. “ Beraberinde Deutsche Telekom Türkiye Genel Müdürü Sinan Kılıçoğlu ise; “Önümüzdeki dönemde çalışmalarımızı dört temel alana odaklıyoruz. Bunlar; bulut hizmeti, konektivite, dijitalleşme ve güvenlik. Özellikle güvenlik altyapısı olmadan dijital çağı sorunsuz sürdürmek mümkün değil. Öncelikli olarak  Dijital dönüşümü iyi anlayıp doğru adımları atabilirsek, artı değer üretebiliriz. Bu süreçte yenilikçi fikirlere çok ihtiyacımız var” diye ekliyor.

reklam

15 Mart’a kadar Deutsche Challenge Başvurular devam ediyor!

 Ayrıca Telekom Challenge yarışması, “Araştırma” ve “Geliştirme” olarak iki kategoriden oluşuyor. Özellikle “Araştırma” kategorisinde, ev ağlarında yeni nesil veri dağıtımına yönelik bilimsel makaleler değerlendirilirken; “Geliştirme” kategorisinde veri dağıtımı güvenliğine yönelik iyileştirme çözümleri değerlendirilmeye alınacaktır. Her iki bölümden 10 kişi finalist belirlenecek. Ödül Töreni’nin Eylül ayında düzenleneceği yarışmada, Araştırma kategorisi birincisine 150 bin Euro, Geliştirme kategorisi birincisine ise 75 bin Euro olmak üzere, başarılı fikirlere toplamda 700 bin Euro’nun üzerinde ödül dağıtacak. Son olarak 15 Ocak tarihinde start verilen Telekom Challenge yarışmasının başvuruları 15 Mart’a kadar www.telekom-challenge.com adresinden yapılabilecek.

CES 2021 etkinliğinde boy gösteren firmaların başında gelen TP-Link, 6 GHz destekli üç adet mesh sistemiyle birlikte yepyeni routerlarını tanıttı. Wi-Fi 6E desteğiyle beraber piyasaya çıkacak olan TP-Link’in yeni ağ ürünleri, yüksek hız meraklılarının taleplerini karşılamak için tasarlandı.

İlginizi çekebilir: TP-Link, duvar tipi yeni erişim noktasını duyurdu

Wi-Fi 6E teknolojisi, gittikçe hayatımızın bir parçası haline gelmeye bir adım daha yaklaşıyor. Bilmeyenler için kısaca bahsedelim: Wi-Fi 6E sayesinde kablosuz bağlantınızdan 6 GHz bandında faydalanabiliyorsunuz. Bu sayede kablosuz ağınızın performansı artıyor ve doğru ortantılı olarak da gecikme süresi azalıyor. Ek olarak Wi-Fi 6E sayesinde kablosuz cihazlar arası parazitlenme oranı, normalde kullandığımız 2.4 GHz veya 5 GHz bandına nazaran yok denecek kadar az miktarda yaşanıyor.

Dünyanın en büyük ağ üreticilerinin birisi olan TP-Link, 6 GHz desteğini Wi-Fi 6E sayesinde evlerimize getirecek yepyeni ürünlerini tanıttı. Şirket tarafından CES 2021’de düzenlenen tanıtım etkinliğinde üç adet mesh sistemi, iki adet de router duyuruldu.

reklam

TP-Link Deco X96 6 GHz mesh sistemi

TP-Link Deco X96 Wi-Fi mesh sistemi 2,4 GHz, 5 GHz ve 6 GHz olmak üzere üç bantlı Wi-Fi teknolojisini destekliyor. 6.600 Mbps’ye kadar yüksek bağlantı hızını ayağınıza getirecek olan Deco X96 mesh sistemi, TP-Link tarafından yapılan açıklamaya göre evinizdeki ağ durumunu öğrenmek ideal Wi-Fi deneyimini sunmak için yapay zekadan faydalanıyor.

• AX6600 Üç Bantlı Wi-Fi: Kablosuz bağlantı hızını 6.600 Mbps’ye kadar artırır.
• AI-Driven Mesh: Evinize özgü ideal Wi-Fi deneyimini sağlamak ağ ortamınızı tanıyabilir.
• Akıllı Antenler: Kapsama alanını artırmak ve kablosuz bağlantıları iyileştirmek adına, güçlü bir ana taşıyıcıya sahiptir.
• 6 GHz Bandı: Wi-Fi parazitlerini ve tıkanıklığını önlemek için daha verimli bir ana taşıyıcı bandına sahiptir.
• Performans düşüşü yaşanmadan 200 cihaza kadar bağlantı sağlanılabilir.
• Wi-Fi 6 tarafından üretilen verimli ve güçlü Wi-Fi sinyalleri sayesinde tüm evinizi kesintisiz kapsama alanıyla donatın.
• TP-Link HomeCare Pro: Çok yönlü ağ özelleştirme ve gelişmiş güvenlik koruması sağlar.

Akıllı ev meraklılarına: Deco X76 Plus

TP-Link tarafından CES 2021’de duyurulan bir başka ürün de Deco X76 Plus isimli akıllı ev ürünü oldu. Yine özünde basit bir 6 GHz destekli başka bir Wi-Fi mesh sistemi olan TP-Link Deco X76 Plus, aynı zamanda TP-Link Deco uygulamasıyla çeşitli Bluetooth ve Wi-Fi cihazları bir araya getiren merkez noktası görevi üstleniyor. 5.400 Mbps’ye kadar yüksek bağlantı hızı sunabilen Deco X76 Plus’ın üç bantlı Wi-Fi teknolojisi sayesinde evinizdeki altyapı verimli olduğu müddetçe muhteşem hızlara erişebileceksiniz.

• AX5400 Üç Bantlı WiFi: Kablosuz bağlantı hızını 6.600 Mbps’ye kadar artırır.
• AI-Driven Mesh: Evinize özgü ideal Wi-Fi deneyimini sağlamak ağ ortamınızı tanıyabilir.
• 6 GHz Bandında çalışır.
• Yerleşik Smart Hub: Tüm ürünlerinizi kullanımı kolay tek bir uygulamada bir araya getiren akıllı merkez görevi görür.
• Performans düşüşü yaşanmadan 150 cihaza kadar bağlantı sağlanabilir.
• Wi-Fi 6 tarafından üretilen verimli ve güçlü Wi-Fi sinyalleri sayesinde tüm evinizi kesintisiz kapsama alanıyla donatın.
• TP-Link HomeShield: Ağ ve IoT korumasına sahip en yeni özelliklerle ev ağınızı güvende tutar.

7,800 Mbps’ye kadar bağlantı hızı sunabilen TP-Link Archer AX96 router

Mesh sistemleriyle uğraşmak istemiyorsanız ve eski usül basit bir router arıyorsanız, TP-Link size hitap eden bir ürün de tanıttı. TP-Link Archer AX96 olarak isimlendirilen router, Wi-Fi 6E teknolojisi sayesinde 7.800 Mbps’ye kadar yüksek hızlı kablosuz bağlantı desteği sunabiliyor. TP-Link tarafından yapılan açıklamaya göre Archer AX96’da, kapsama alanını artırmak ve kablosuz bağlantısını iyileştirmek için özel akıllı antenler bulunuyor.

Bunların yanı sıra TP-Link Archer AX96 router modelinde 1,7 GHz dört çekirdekli CPU, 2,5 Gbps WAN / LAN bağlantı noktası, Gigabit WAN / LAN bağlantı noktası ve dört Gigabit LAN bağlantı noktası bulunuyor.

5nm üretim sürecine dayanan en son mobil işlemcileri  yakın zamanda duyuran Apple, Huawei ve Qualcomm, bu işlemcilerin nasıl bir performans göstereceği ile ilgili bilgiler veriyor. Peki yakın zamanda gördüğümüz bu  işlemcilerden hangisi daha güçlü?

İlginizi çekebilir; Samsung Galaxy S21, Snapdragon 888 ile Geekbench’te görüntülendi!

5nm üretim sürecine sahip en güçlü işlemci hangisi?

Apple, Huawei ve Qualcomm, 5nm üretim sürecine dayanan işlemcilerini yakın zamanda bizlere tanıttı. Bu 3 işlemci de enerji verimliliğini artırırken performanstan taviz vermemeyi vaat ediyor. Makine öğrenimi üzerinde duran bu işlemcilerin cihazlar üzerinde ne gibi artılar sağlayacağını yakın zamanda göreceğiz.

5nm üretim sürecine dayalı olan bu işlemciler arasında aslında büyük farklar bulunmakta. Apple’ın A14 işlemcisi Firestorm ve Icestorm adı altında kendi özel büyük ve küçük CPU çekirdeklerini sunuyor. Snapdragon 888 Cortex-X1 ve Cortex-A78’den faydalanırken Huawei son nesil Cortex-A77’yi kullanıyor.

reklam

Apple, birkaç nesildir tek çekirdek performansı olarak Android rakiplerine karşı liderliğini sürdürmeyi başarmıştı. A14, A13’e göre %21’lik performans artışına sahip. Qualcomm tarafında ise Snapdragon 865’e göre %25 CPU artışına sahip olan Snapdragon 888, mimarinin performansa etkisini gözler önüne seriyor. Huawei tarafında ise Kirin 9000 serisinin, Qualcomm’un eski işlemcisinin Plus versiyonuna göre %10 daha iyi çalıştığı iddia ediliyor. Tüm bu verilen oranlara rağmen Apple, tek çekirdek performansında yarışı önde götürüyor. 2021 yılı için baktığımızda Android cihazların geri kalacağı aşikar. Fakat iş çoklu çekirdek performansına geldiğinde, Qualcomm ve Huawei çiplerinde kullanılan üç kümeli kurulum rekabet gücünü artıracağa benziyor. Henüz net testler ortaya çıkmasa bile elimizdeki verilere göre, özellikle enerji verimliliği ve pil ömrü konularında rakiplerine göre avantaj sağlaması bekleniyor.

Mobil oyunculuğun yaygınlaşmasıyla birlikte şirketler, GPU tarafına da gereken önemi vermeleri gerektiğini anladılar. Apple’ın kendi tahminleri A13’e göre grafik anlamında %8’lik bir artış olduğu yönünde. Qualcomm tarafında ise %35 grafik performansı artırışı vaat ediliyor. Huawei tarafında ise Snapdragon 865 Plus’a göre %52’lik bir artış olduğu söyleniyor ancak bu sonuçlar gerçek karşılaştırma testleri olmadan havada kalıyor demek yanlış olmaz.

5G’de hangisi daha iyi?

Ağ tarafında yapılan yenilikler, amiral gemisi olarak tabir ettiğimiz cihazlar için önemli bir savaş alanı. Apple A14 işlemcisinde, 5G bağlantısı için harici bir modeme güveniyor. Rakipleri ise entegre bir modeme sahip. Snapdragon 888‘in içindeki Snapdragon X60 modem ise 5G Voice-over-NR (VoNR) özelliklerini sunuyor. Daha yüksek hızlar için 6 GHz altı ve mmWave teknolojilerinde gelişmiş taşıyıcı birleştirme özelliğine sahip. Ayrıca FDD-TDD alt 6GHz taşıyıcı toplama, 5G çoklu SIM ve daha yeni, daha hızlı ve daha verimli mmWave anten bileşenleri için destek sağlıyor.Apple 5nm işlemcisinde konu 5G olunca rakiplerinin gerisinde kalıyor. Elbette burda Apple şirketinin 5G pazarına girmede rakiplerinden 1 yıl geride kaldığı gerçeğini de belirtmemiz gerek.

Toparlamak gerekirse, 5nm’ye geçiş geçen yılki 7nm işlemcilere göre sadece enerji ve alan iyileştirmeleri anlamına gelmiyor. Transistör yoğunluğundaki artış hantal çekirdek tasarımlarıyla işlemci performansının artmasına yardımcı oluyor. 5nm üretim teknolojisine sahip A14, Snapdragon 888 ve Kirin 9000 serisi son teknolojiye sahip özellikleriyle cihazlara güç katıyor. Apple, tek çekirdek performansı başta olmak üzere CPU ve GPU tarafındaki liderliğini devam ettiriyor. Hem Huawei hem de Qualcomm ise özellikle grafik tarafına yaptıkları yatırımla aradaki farkı kapatabileceklerini bize gösteriyorlar.  Snapdragon 888 modelinin kullanımı yaygınlaştıkça performans anlamında daha doğru şeyler söylememiz mümkün olacak. Ancak elimizdeki veriler işlemcinin liderliğe oynayabileceğini söylüyor.