İçindekiler
Bir parçamız haline gelen akıllı telefonların iyi olduğu kadar kötü etkileri de var.
Akıllı telefonlara her geçen gün daha bağımlı bir hale geldiğimize şüphe yok. Geçtiğimiz yıl Tecmark’ın İngiltere’de yayımladığı araştırma sonucuna göre bir kişi günde ortalama 221 kez akıllı telefonuyla etkileşime giriyor. Hâl böyle olunca akıllı telefonların hem psikolojik hem de fiziksel olarak insanlara etkisi bilim insanlarının ilgilendiği bir konu oluyor. Bugün bu konuyu ele alan onlarca farklı araştırma sonucu yer alıyor. Bazı araştırmalar akıllı telefon kullanımının fiziksel etkilerini ele alırken, bazı araştırmalar psikolojik etkilere dikkat çekiyor.
Akıllı telefonlar beyninizi kandırıyor
Michigan Üniversitesi’nden asistan profesör Russell Johnson: “Akıllı telefonlar uykuya engel olmak için mükemmel şekilde tasarlanmış cihazlardır” diyor. Çünkü akıllı telefonlar gece geç saatlerde olsa bile sizi mental olarak aktif tutuyor, işten veya sosyal medyadan ayrı kalmanızı zorlaştırıyor ve rahatlayıp uykuya geçme zamanınızı uzatıyor. Johnson ve mestektaşlarının “İş saatinden sonra insanların akıllı telefon kullanımı” başlıklı araştırmasında işten sonra akıllı telefon kullanımının uykuyu geciktirdiği ve ertesi gün daha az enerjik olmanıza neden olduğu ortaya çıktı. Ayrıca akıllı telefonların sizi uyutmamasındaki tek sebep ilginizi çekmesi değil. Ekran ışığının beynin uyku hormonunu salgılamasını azalttığı bilimsel olarak kanıtlanmış bir olgu. Yani eğer uyumadan önce akıllı telefonunuzla haşır neşir oluyor ve daha sonra yorgun olmanıza rağmen neden uyuyamadığınızı düşünüyorsanız, suçluyu çok uzaklarda aramayın. Hele ki yatakta uyumadan önce akıllı telefonunuzla sosyal medyada geziniyorsanız, uykuya geçme süreniz iyice uzuyor.
Telefonunuzu kontrol etme ihtiyacı sizi daha stresli ve mutsuz yapıyor
Kent State Üniversitesi’nin yaptığı bir araştırmaya göre sık akıllı telefon kullanımı direkt olarak mutluluk, kaygı ve akademik performansla bağlantılı. Ancak ne yazık ki bu bağlantılar iyi yönde değil. Günlük akıllı telefon kullanımı, stres seviyesi, akademik performans çizelgesi ve mutluluk seviyesi kayıtlarını bir arada istatistiksel bir biçimde inceleyen araştırma sonucunda fazla akıllı telefon kullanımının düşük yıl sonu ortalaması, fazla stres, hayata karşı tatminsizlik gibi nedenlere yol açtığı belirtildi. Ayrıca araştırmada bu olumsuz sonuçları engellemek için kısa aralıklarla akıllı telefonla bağlantıyı keserek boş vakitlerin daha yararlı geçirilmesi tavsiye ediliyor.
Kısa akıllı telefon aralıkları iş performansı için iyi
Birçok araştırma akıllı telefonunuzdan uzak durmamız gerektiğini söylese de, cihazlarımızı doğru şekilde kullanırsak onların faydalı olabileceğini gösteren bilimsel araştırmalar da var. Örneğin birçok verimlilik uzmanı, aynı ünlü “Podomoro tekniği”nde olduğu gibi kısa akıllı telefon aralarının iyi olduğunu söylüyor. Kent Üniversite’sinde psikoloji öğrencisi olan Sooyeol Kim’in araştırma sonucuna göre iş saatlerinde akıllı telefon aracılığıyla bir arkadaşınız veya bir ebeveyninizle konuştuğunuzda ya da kısa bir oyun molası verdiğinizde zihninizi yenilemiş ve stresinizi azaltmış oluyorsunuz.
Dokunmatik ekranlar beynimizi değiştirdi
Fiziksel tuş takımı olan ‘akılsız’ telefonlardan, dokunmatik ekranlı akıllı telefonlara geçiş sürecini hatırlar mısınız? Ben özellikle ilk zamanlarda mesaj yazmakta çok zorluk çekmiş ve hiçbir zaman fiziksel tuş takımının rahatlığına erişemeyeceğimi zannetmiştim. Ancak beynimiz yaptığımız aktivitelere göre kendini geliştiriyor ve her şeye alışmamız çok kolay oluyor. Zürih Üniversitesi Nöroenformatik Enstitüsü akıllı telefon kullanıcılarının beyin aktivitelerine dair bir araştırma yaptı. Araştırmada hala cep telefonu kullanan insanlarla beraber dokunmatik ekranlı akıllı telefon kullanıcıları karşılaştırıldı. Araştırma sonucunda akıllı telefon kullanan insanların beyninin değişime uğradığı, aynı keman çalan insanlarda olduğu gibi beynin duyu korteksi denilen bölgesinin daha aktif olduğu ortaya çıktı.
Aşağıya doğru telefona bakmak boynunuzu incitiyor
Nasıl uzun süre bilgisayar başında oturmak belimize zarar veriyorsa, ayaktayken başımızı eğip akıllı telefona bakmamızın da boynumuza büyük zararı var. Omurga cerrahı Kenneth Hansraj’a göre akıllı telefon kullanımında yanlış duruşta 60 dereceye kadar ulaşabilen eğimle, boynunuzla omurganız arasındaki baskı 27 kilograma kadar çıkabiliyor. Bu da omurgada deformasyonun oluşmasına sebep oluyor. Gün içinde gerek bir arkadaşımızı beklerken, sinemaya girmeden önce ya da farklı senaryolarda akıllı telefonumuzu çıkarıp uzun süre bu şekilde kaldığımız düşünülürse, bu problem ileride önemli sağlık problemlerine yol açabilir
Kanser olmayacağız, doğurganlığımız azalmıyor
Akıllı telefonların yaydığı radyasyonun henüz ne kadar zararlı olduğuna dair bir bilinmezlik söz konusu. Ancak bu konuda genellikle endişe duyulan iki potansiyel zarar var. Bunlardan birincisi özellikle baş ve boyun bölgemizden aldığımız radyasyonun kansere neden olabilmesi, ikincisi ise düşük seviyedeki elektromanyetik alanın erkek üreme seviyesini azaltması. Ancak 20 yıldır cep telefonu kullanan kişiler üzerinde yapılan araştırma sonuçları gösteriyor ki bu iki olası senaryodan şimdilik korkacak bir şey yok. Norveç Kamu Sağlığı Enstitüsü’nün yayımladığı araştırma sonuçlarına göre cep telefonları kanser riskini arttırmıyor ve erkek üreme seviyesinde de bir azalmaya neden olmuyor.