Uzay hayatımız boyunca inceleyip hiçbir zaman da tam olarak keşfedemeyeceğimiz bir olgu olacak. Lakin her keşfimiz bizleri daha da heyecanlandırıp meraklandırmak üzerine kurulu resmen.
Birçok mucizeye şahit olduğumuz kosmosta yeni bir tanesi daha doğdu. NASA, Hubble uzay teleskobu ile yaptığı incelemede keşfedilmiş şimdiye kadar ki en küçük galaksinin ortasında devasa bir kara delik olduğunu buldu.
Çarşamba günü yaptığı açıklamda yetkililer M60-UCD1 adında 140 milyon yıldızı kapsayan ve 300 ışık yılı çapında olan bir cüce gezegen buldu. M60-UCD1’in çapı bizim bulunduğumuz Samanyolu galaksisinden 500’de 1 oranında daha küçük.
Lakin işin garip noktası bu galaksinin merkezinde “devasa kütleli” ya da “canavar” terimleri ile tanımlanan bir kara deliğin bulunması. Bu kara delik ise bizim galaksimizin merkezindeki kara delikten beş kat daha büyük. Boyutlar arasında bu kadar fark olmasına rağmen Samanyolu ile yeni galaksiyi yoğunluk bakımından kıyasladığınızda NASA bizlere gece vakti Dünya’dan gökyüzüne baktığımızda 4000 adet yıldız gördüğümüzü belirtirken M60-UCD1’in içinden gece gökyüzüne baktığınızda bir milyon yıldız göreceğinizi belirtiyor.

NASA’ya göre buna benzer devasa kara deliğe sahip başka galaksilerin de olma ihtimali mümkün. Öte yandan kurum M60-UCD1 gibi galaksilerin, daha büyük galaksilerin bir parçası olabileceklerini ve diğer galaksilerle çarpışma gibi devasa olaylardan sonra orijinallerinden ayrılmış olabileceklerini belirtiyor.
Utah Üniversitesi gök bilimcisi Anil Seth konu hakkında şunları belirtti:
“Bu derece büyük bir kara deliğin bu derece küçük bir nesnenin içinde oluşmasının başka bir açıklaması yok, en azından biz bilmiyoruz.”
M60-UCD1 galaksisini bulan ekibin lideri olan Seth Hubble teleskobu ve Hawaii’nin Gemini North 8 metre optiğini ve kızıl ötesi teleskobunu kullanarak yeni galaksiyi ve ortasındaki devasa kara delik kütlesini buldu.
Kara delikler yer çekim kütlesi evrendeki her şeyden daha büyük ve güçlü olan karanlık gezegenlerdir. Bu maddelerin çekim güçleri o kadar büyüktür ki ışık bile onların kütle çekimlerinden kaçamaz ve yansıyamaz. Dolayısı ile insan gözüne kara bir boşluk gibi gözükürler.
İçindekiler