Tarayıcınızın üst çubuğundaki web adreslerine bakarken gerçekten keskin bir gözünüz varsa, muhtemelen herhangi bir web sitesinin adresinin ilk kısmı olan “HTTP” veya “HTTPS” harflerini fark etmişsinizdir. Peki HTTP nedir ve nasıl çalışır? Web’i bir arada tutan yapıştırıcıya bir göz atalım.
İçindekiler
HTTP: Kısa Versiyon
HTTP bir kısaltmadır ve hiper metin transfer protokolü anlamına gelir. “Protokol” kısmından başlayarak bunu biraz açalım. Teknolojide protokol, makinelerin birbirleriyle “konuşmak” için uyması gereken kurallar bütünüdür. Örneğin, VPN protokolleri VPN’lerin sunucularla nasıl etkileşime gireceğini belirler. HTTP bundan çok daha az spesifiktir ve bunun yerine internetin nasıl çalıştığına dair kuralları belirler.
Ayrıca bkz: USB, SuperSpeed ve USB 4 Markalarını Kullanmayı Durdurdu!
Bu abartı değildir. HTTP olmasaydı, dünya çapında web üzerinden iletişim olmazdı. Bunun nedeni HTTP’nin web sunucuları ve web istemcileri arasındaki iletişimi, yani “aktarım” kısmını yönetmesidir. Web sunucuları, siteleri görüntüleyebilmeniz için bağlandığınız yerdir; örneğin, şu anda bu makaleyi okuyabilmek için How-to Geek’in web sunucusuyla iletişim halindesiniz.
Bir web sunucusuna erişmek için bir web istemcisine ihtiyacınız vardır. Çoğu zaman bu istemci tarayıcınızdır, ancak herhangi bir uygulama da olabilir. Örneğin, bu makaleye Facebook mobil uygulamasından tıkladıysanız, Facebook’un uygulama içi tarayıcısı web istemcinizdir. İstemci-sunucu etkileşimi hemen hemen tüm internetin özüdür ve HTTP bunun ayrılmaz bir parçasıdır.
HTTP kısaltmasının son kısmı, neredeyse her zaman HTML dosyaları aracılığıyla iletilen dosya türü olan “hypertext” kısmıdır. Bu tür dosyalar web’in yapı taşlarıdır, çünkü sadece dili göstermezler, aynı zamanda birbirlerine bağlanabilirler. Bu, cihazınızda bulunan ve genellikle bunu yapamayan dosya türlerinden farklıdır.
Özetle HTTP Nasıl Çalışır?
HTTP, internetin uygulama katmanı olarak adlandırılan, internet katmanının üzerinde, web’in gerçek somun ve cıvatalarının IP adresleri gibi olduğu yerde çalışan bir protokoldür. Uygulama katmanı, her gün kullandığınız tarayıcıları ve uygulamaları bulacağınız yerdir ve HTTP büyük ölçüde bunun bir parçasıdır.
Tarayıcı, yani istemci, ağ üzerinden bir HTTP isteği gönderir ve bu istek erişmek istediğiniz sitenin sunucusu tarafından işlenir. Site daha sonra bir HTTP yanıtı gönderir; bu yanıt -eğer her şey yolunda gittiyse- görmek istediğiniz sayfadır. Tarayıcı daha sonra yanıtı görüntüler.
HTTP Güvenliği
HTTP ile ilgili sorun da burada ortaya çıkıyor: hiçbir noktada bilgi şifrelenmiyor ya da herhangi bir şekilde korunmuyor. Bu tamamen istek ve alımdır, güvenliğin eklendiği bir adım yoktur. Mesajlara müdahale edebilen herhangi biri, kredi kartı numaraları veya hesap bilgileri gibi şeyleri içeren ne gönderildiğini görebilir.
Bir bakıma, mülklerinizi ayıran çitin üzerinden bir komşunuzla konuşmanız gibi: her biriniz kendi bölgenizdesiniz, ancak yeterince yakın duran biri söylediğiniz her kelimeyi duyabilir.
Tahmin edebileceğiniz gibi, bu çoğu internet kullanıcısı için son derece kötü bir haber ve onları avlayan insanlar için inanılmaz derecede iyi bir haber. Bunu düzeltmek için HTTPS adı verilen ve son “S” harfinin “güvenli” anlamına geldiği yeni bir HTTP türü kullanıma sunuldu. Bu HTTP türü bilgileri şifreleyerek, tabiri caizse herhangi birinin dinlemesini çok daha zor hale getiriyor.
Son birkaç yıldır kayda değer hemen hemen her site HTTPS’ye geçtiğinden, “düz” HTTP olarak adlandırılan şeyi her yerde görmek giderek daha az yaygın hale geliyor. Site sahibine bağlı olarak değişen nedenlerle bu değişikliğe direnenler de var. Bunlardan uzak durmak veya en azından hassas bilgilerinizi korumak için bir VPN kullanmak isteyebilirsiniz.
Bununla birlikte, HTTPS kesinlikle hayati bir yükseltme olsa da, hepsi bu, bir yükseltme. HTTP başladığından beri internete güç veriyor.