Google organik sıralamaları belirlerken her geçen gün site hızındaki iyileştirmeleri daha çok dikkate alıyor. En son 2019 Mayıs’ında Lighthouse performans skorunu güncellemiş ve hızlı diye bildiğimiz birçok web sitesinin hız skorlarını çok düşük gördüğünü göstermişti.

Mayıs 2021’de Google’ın Site Deneyimi Analizleri Sıralamaları Değiştirecek

Google site hızlarına yönelik Core Web Vitals adındaki büyük güncellemesini Mayıs 2021’de yayına alacağını duyurdu. Bu güncellemeyle birlikte site hızı organik arama sonuçlarının belirlenmesinde kritik bir rol oynayacak. Uzun bir süredir SEO uzmanlarının Google Search Console içerisinden de görebildiği Core Web Vitals ya da Türkçe adıyla Önemli Web Verileri yayına girdikten sonra sıralamalarda çok ciddi sıçrayışlar ve çöküşler göreceğiz.

Önemli Olan Yalnızca Sitenin Kaç Saniyede Açıldı Değil!

Google yeni güncellemesinde yalnızca salt web site hızını değil, aynı zamanda güvenli gezinmeyi, SSL sertifikasını, kullanıcı deneyimini, sayfalar arası gezinmede ortaya çıkan ve kullanıcı deneyimini kötüleştiren reklamları da dikkate alacak. Özellikle büyük haber sitelerinin hem hız hem de kullanıcı deneyimi konusunda ciddi problemleri bulunuyor. Belki de Google bu rahatsız edici site içeriklerine de bir son vermiş olacak. Google’ın sıralamaları belirlerken önem verdiği 200 civarı sinyalden en önemlilerinden birisi sayfa deneyimi, diğeri ise içerik kalitesi. Kuşkusuz kaliteli içerik üretebilmek için iyi bir içerik ekibine ya da içerik ajansına sahip olmak gerekiyor. Fakat Google resmi açıklamalarında en az içeriğin kalitesi kadar sayfa deneyimine de önem verdiğini defaatle ifade etti. Elbette içeriğin gücü azalmayacak ancak Google’a göre içeriği iyi bir deneyimle okuyamayan ziyaretçiye kötü deneyim sunan siteleri göstermek artık olmaması gereken bir durum.

Site hızını etkileyecek en önemli üç faktör

Site hızına yönelik güncellemenin en önemli üç ayağını yüklenme süresi, interaktiflik süresi ve stabil görünüm süreleri oluşturuyor. Largest Contentful Paint olarak ifade edilen yüklenme süresi, ziyaretçinin içeriği görme ve etkileşime geçmesi için geçmesi gereken süreyi ifade ediyor. Bu sinyal için gerçekleştirilmesi gereken hedef 2 saniyenin altında kalabilmek. Tabi burada kastedilen bir web sitesinin ana sayfasında güncellemeler gerçekleştirmek değil, tüm sayfalarında bu skorları yakalayabilmek. İkinci önemli metrik ise First Input Delay. FID sinyali, ziyaretçinin 100 milisaniye içerisinde ziyaretçinin tıklanabilir alanları kullanabiliyor olmasını takip etmekte. Yani navigasyon menünün tıklanılabilirliği, form alanına e-mail adresinin yazılabilirliği gibi. Son sinyal olan Cumulative Layout Shift ise görünümdeki stabiliteyi kontrol ediyor. CLS sinyali sayfa açılırken sayfa içerisindeki elementlerin bir o yana bir bu yana savrularak açılması durumunu kontrol etmekte. İlk açılışın ardından gördüğünüz butonun yerinin sabit kalması ve bu sabitlenmenin 0.1 saniyede gerçekleşmiş olması gerekiyor.

Google Core Web Vitals Güncellemesi ile Sıralamalar Değişecek

Google’ın Mayıs 2021’de yayına alacağı bu güncellemeye kadar web site sahiplerinin güncellemelere hazırlanmaları gerekiyor. Bu süreçte kendilerine destek olabilecek, deneyimli bir seo ajansı ile çalışmaları faydalı olacaktır. Pandemi sürecinin tüm iş kollarını dijitalleştirdiği bu dönemde organik arama gibi önemli bir satış kaynağından mahrum kalmamak isteyen işletmelerin gerçekleşecek olan güncellemeye hazırlıklı olmaları gerekiyor.

Bu içerik Cremicro desteğiyle hazırlanmıştır.

Xiaomi, Amerika Birleşik Devletleri‘nin kara listeye girmesi konusunda açtığı davayı kazandı. Trump hükümetinin Çinli şirkete ait Çin Ordusu ile ilişkisi olduğuna dair verdiği karar ile alınan karar bozuldu. Xiaomi’nin daha önce yaptığı itirazda haklı bulundu.

---

İlginizi çekebilir; Xiaomi Amerika Birleşik Devletleri Savunma Bakanlığı’nı Mahkemeye Verdi

---

Trump hükümeti zamanında ABD ve Çin arasındaki ticaret savaşı iplerin iyice gerilmesine sebep olmuştu. Çin’in en büyük firmalarından biri olan Huawei de bu noktada nasibini almış, Çin hükümeti için çalıştığı savıyla ambargoya maruz kaldı. Önce altyapı ardından tüm markanın ABD tabanlı şirketler ile ilişkisi kesildi. Ardından geçen zaman ile Xiaomi için de çanlar çalmaya başladı. ABD Savunma Bakanlığı Çin’in bir diğer devi Xiaomi’yi Komünist Çin Ordusu için çalıştığına dair karar verdi. Xiaomi bu karar sonrası telefon ve diğer ürün ailelerini satabilir, ancak ABD’li yatırımcılardan yatırım alamayacaktı.

Xiaomi ABD Savunma Bakanlığına Dava Açmıştı

Savunma Bakanlığı tarafından gelen bu karar sonrası acil bir şekilde açıklama yapan Xiaomi, “Şirketimiz Çin ordusuna ait değildir, Çin ordusuyla herhangi bir bağı bulunmamaktadır ve NDAA’da (ABD Ulusal Savunma Yetkilendirme Yasası) belirtildiği şekilde “Komünist Çin Askeri Şirketi” değildir. Şirketimizin ve hissedarlarımızın çıkarlarını korumak üzere gerekli tüm önlemler tarafımızdan alınacaktır. “ diyerek mahkeme sinyalini vermişti. 29 Ocak 2021’de ise Columbia Bölgesi Bölge Mahkemesi’nde ABD Savunma Bakanlığı ve Hazine Bakanlığı’na dava açtı.

Xiaomi Davayı Kazandı!

Aradan geçen kısa bir zaman sonrası Columbia Bölgesi Bölge Mahkemesi ise Xiaomi’nin açtığı davada haklı bularak 13959 sayılı “Başkanlık Emri” kısıtlamasını tamamen ve derhal yürürlüğe girecek şekilde kaldırdı. Böylece Xiaomi ABD’ye karşı bir zafer elde ederken marka yatırımcılarından yatırım almaya devam edebilecek. Aşağıda konu ile alakalı Xiaomi’den gelen resmi açıklamayı görebilirsiniz;

Xiaomi olarak mahkemenin 12 Mart tarihinde verdiği ABD Savunma Bakanlığı’nın Xiaomi’yi bir “Komünist Çin Askeri Şirketi” (CCMC) olarak tanımlama uygulamasını durdurma kararını büyük memnuniyetle karşıladık. Mahkeme, verilen ihtiyati tedbir kararına uygun olarak ABD vatandaşlarının Xiaomi’nin menkul kıymetlerini satın almalarına ve sahip oldukları varlıkları elden çıkarmalarına yönelik 13959 sayılı “Başkanlık Emri” kısıtlamasını tamamen ve derhal yürürlüğe girecek şekilde kaldırdı.

“Xiaomi olarak, yalnızca sivil ve ticari kullanıma yönelik tüketici elektroniği ürünleri sunan halka açık, borsada işlem gören ve bağımsız olarak yönetilen bir şirket olduğumuzu yineliyoruz.

Xiaomi’nin Çin ordusuyla bağlantılı bir şirket olarak tanımlanması kararının tamamen keyfi bir uygulama olduğuna inanıyoruz ve yargıç da verdiği kararla bu fikrimize katıldığını gösterdi. Mahkemenin bu tanımlamanın hukuka aykırı olduğunu kabul etmesi ve tanımlamanın kalıcı olarak kaldırılması yönündeki talebimizi sürdüreceğiz.

Genç ve enerjik bir teknoloji şirketi olarak yıllardır akıllı telefonlar ve akıllı TV’ler gibi harika tüketici elektroniği ürünlerini dünyanın dört bir yanındaki tüketicilere adil fiyatlarla sunduk ve sunmaya devam ediyoruz. Yenilikçi teknolojilerle herkesin çok daha iyi bir yaşam sürmesini sağlamak için dünya genelindeki iş ortaklarımızla birlikte çalışmaya devam edeceğiz.

Xiaomi Corporation“

Şimdi ne olacak?

Xiaomi kendi başına gelen davayı hızlı hareket ederek savuşturmayı başardı. Ancak durum burada sonlanmayabilir. Çünkü söz konusu başkanlık emrinde sadece Xiaomi değil, aralarında DJI, SMIC ve China Mobile, China Unicom ve China Telecom gibi firmalar da benzer karardan etkilenmişti. Bu nedenle diğer firmalar da bu karar ardından tek tek ABD hükümetine dava açabilir. Bir diğer yandan Xiaomi ve diğer 8 marka bu süreçte alamadıkları yatırımlar ve olası yatırımcı kaybı için tazminat davası da açabilir.

Huawei’yi de etkiler mi?

Söz konusu dava ilk çıktığı dönemde merak edilen konulardan biri de Xiaomi’nin sonunun  Huawei gibi olup olmayacağı idi. Farklı konularda oluşan bu dava ve yasak süreçlerinde Xiaomi kazanarak ayrılması ile kafalarda “Huawei de dava açarak ambargoyu kaldırabilir mi?” sorusu oluşuyor. Fakat yaptırımlar farklı nedenler ile ve farklı seviyelerde olduğu için pek etkileyecek gibi gözükmüyor. Aynı zamanda Xiaomi hızlı bir aksiyon alırken Huawei’nin ABD’ye karşı hiç karşı adım atmamış olması da bu iki durumu birbirinden ayrıştırıyor.

Sonuç olarak Xiaomi için çalan çanlar susturulmuş oldu. Artık bundan sonraki süreçte Xiaomi için ABD kanadında hiçbir engel kalmamış, Samsung hatta Apple gibi yatırım almaya, ürünlerini satmaya ve Qualcomm ve Google gibi büyük şirketler ile ortaklıklarında bozulma olmadan yeni ürün geliştirmeye devam edebilecek.

Huawei, bu yıl sevdiklerinize ideal bir hediye bulmanız için bir Sevgililer Günü teklifi hazırladı. Özellikle Huawei Watch GT 2 Pro, Huawei FreeBuds Pro ve Watch Fit için yüzde 10’a varan indirimle geliyor. 10 – 14 Şubat tarihleri arasında Huawei Online Mağaza’yı ziyaret etmeyi unutmayın. Ayrıca Sevgililer Günü hediyesi seçin.

---

İlginizi Çekebilir; Huawei FreeBuds Pro, FreeBuds 3 ve Freelace Pro en beğenilenler arasında!

---

10.000 adım Watch GT 2 Pro ile!

Huawei Watch GT 2 Pro ile uzun mesafelerde yürümek ve eğitim daha kolay oluyor. Özellikle gelişmiş spor izleme teknolojisine sahip saat, verileri paylaşmanıza olanak tanıyarak yüksek motivasyon seviyesini koruyor. Ayrıca akıllı saat, gün boyunca uyku kalitesi, kan doygunluğu ve stres seviyesi dahil olmak üzere sağlık durumunuzu izler. . Özellikle Sevgililer Günü için, Huawei aşktan ilham alan Watch Face’i sundu.

FreeBuds Pro ile dinleyin!

HUAWEI FreeBuds Pro’yu değer verdiğiniz kişiye hediye etmek seçeneklerin en iyi arasında yer alıyor. Kulak içi yerleşimi ve ses kalitesi ile  müziğin keyfini çıkarmanızı sağlayacak. Ayrıca kulaklığa karmaşık bir bas tüpü yerleştirilmiş.. FreeBuds Pro ile 40db gürültü iptali sayesinde en sevdiğiniz şarkıları dikkatiniz dağılmadan dinleyebilirsiniz.

Tüm bu hediye seçenekleri için HUAWEI Online Mağazası’nı ziyaret edin.