ABD’deki Johns Hopkins Uygulamalı Fizik Laboratuvarı’ndan (APL) bir grup bilim insanının yaptığı yeni bir çalışma, Uranüs gezegeninin iki uydusunun buzlu yüzeylerinin altında aktif tuzlu sıvı okyanuslar olabileceğini gösteriyor. Bu uydular, güneş sistemimizdeki üçüncü büyük gezegenin etrafında bulunan 27 doğal uydudan ikisi olan Ariel ve Miranda gezegenleridir.
Geophysical Research Letters adlı bilimsel dergide yayınlanan araştırma, Voyager 2 görevi sırasında toplanan radyasyon verilerini analiz ederek bu bilgileri keşfetti. Uzay aracı şimdiye kadar mavi gezegene ulaşan tek uzay aracıydı. Bilim insanları, 40 yıl önce uzay aracının geçtiği Uranüs bölgesinden toplanan verileri analiz etti.
Voyager 2 tarafından tespit edilen enerjik parçacıklar ve manyetik alan verilerini yeniden analiz eden bilim insanları, Uranüs’ün bir ya da iki uydusunun buzlu yüzeylerinin altında bol miktarda su içeren okyanuslara sahip olduğunu öne sürüyor. Ariel ve Miranda adlı uyduların muhtemelen bir buhar bulutu ya da püskürtme yoluyla uzaya parçacıklar püskürtüyor olabileceklerini söylüyorlar, bu sonuncusu parçacıkları uzaya fırlatan yüksek enerjili bir süreçtir.
İçindekiler
Uranüs’ün uydularındaki okyanuslar
Çalışmanın başyazarı ve APL uzay bilimcisi Ian Cohen, “Birkaç yıldır enerjik parçacık ve elektromanyetik alan ölçümlerinin sadece uzay ortamını anlamak için değil, aynı zamanda daha geniş gezegen bilimi araştırmalarına katkıda bulunmak için de önemli olduğunu savunuyoruz. Bu durumun benden daha eski veriler için bile geçerli olabileceği ortaya çıktı. Bu da bir sisteme gidip onu ilk elden keşfetmenin ne kadar değerli olabileceğini gösteriyor,” dedi.
Ayrıca bkz: WhatsApp Yeni Bir PC Uygulamasına Kavuşuyor
Verilerin teyit edilmesi için daha fazla analize ihtiyaç duyulacak olsa da diğer benzer ölçümler Jüpiter’in Europa ve Satürn’ün Encelado uydularında suyun varlığının belirlenmesine yardımcı olmuştur. Cohen, her iki durumda da parçacıkların kökenini kesin olarak belirlemenin mümkün olmadığını, bu nedenle yeni verilere erişene kadar sonucun sınırlı olduğunu söylüyor.