Koronavirüs sebebiyle, Çin’de 21 milyon cep telefonu aboneliği üç hafta içerisinde düştü. Beijing’teki yetkililer anlık durumu 19 Mart’ta duyurdu. Milyonları aşkın abonenin ortadan kaybolması akıllara bildirilen vaka sayısının daha fazla olabileceği şüphelerini akıllara getiriyor.
İlginizi çekebilir: Sağlık Bakanlığı online koronavirüs kontrolünü başlattı
Telefonlar artık bizim olduğu kadar Çin’deki kullanıcılar için de hayatın vazgeçilmez bir parçası haline geldi. Dijitalleşme düzeyi Çin içerisinde çok yüksek seviyelere ulaşmış durumda. İnsanlar akıllı telefonları olmadan hayatta kalamayacak hale gelmeye başladılar.
Epoch Times’ın 21 Mart’taki raporuna göre Çin içerisinde bulunan vatandaşlar; emeklilik ve sosyal güvenlik, tren biletlerini satın alma ve alışveriş gibi konularda ne yapmaları gerekiyorsa telefon numaralarını kullanmaları gerekiyor.
İçindekiler
Telefonunuz yoksa seyahat edemiyorsunuz!
Çin rejiminde vatandaşlar, sağlık kodu oluşturmak için akıllı telefonlarını kullanıyorlar. Sadece “Yeşil kod” ile birlikte Çin içerisinde olduğunuz bir yerden başka bir muhite hareket edebiliyorsunuz. Eğer telefonunuz yoksa bunu yapmak imkansız hale geliyor. Yani evinizden çıkmanız bile zorlaşıyor.
Çin’de geçtiğimiz yıl, 1 Aralık itibarıyla zorunlu yüz tanıma teknolojisine geçildi. Bununla birlikte vatandaşlar, kayıtlı telefonlarıyla kimliklerini onaylatır duruma geldiler. Yani her vatandaş aslında kaba tabirle fişlenmiş oluyor. Komünist rejim hala etkisini Çin içerisinde devam ettiriyor.
Şehirlerde yer alan yüz tanıma teknolojisiyle donatılmış kameralar insanları sürekli izliyorlar, kontrol ediyorlar ve konuşmalarını dinliyorlar. Ayrıca, Çin’deki insanların banka hesapları ve sosyal güvenlik hesapları telefon paketleriyle birlikte veriliyor. Çin içerisinde satılan telefonlarda yer alan uygulamalar, SIM kart bilgilerini kontrol ederek kullanıcıya ait numaranın eyalet veritabanında olup olmadığı teyit ediliyor.
Beijing (Pekin) yetkilileri, ilk olarak 10 Mart’ta telefon bazlı sağlık kodu sistemini başlattılar. Çin içerisindeki tüm insanlar telefonlarına bu sistemi indirmek ve durumlarını bildirmek zorunda bırakıldı. Uygulamayla birlikte bir “QR code” yaratılıyor ve sağlık durumunuza göre üç renk görünüyor. Kırmızı kodun anlamı virüse enfekte olduğunuz anlamına geliyor. Sarı, enfekte olabileceğiniz anlamına, yeşil ise virüsün etkisine kapılmadığınızı gösteriyor.
Beijing (Pekin) hükumeti böylelikle Koronavirüs kontrol altına almayı hedeflediklerini bildiriyor. Keza da büyük oranda başarılı oldukları aşikar.
Telefonların ortadan kaybolması, ölenlerin sayısını gizlediklerini mi gösteriyor?
Aslında yaşanan salgının etkileri göz önünde bulundurulduğunda gerçeklerin sayısının gizlendiği aklımızı kurcalayan etmenlerden biri. Fakat yaşanan telefon numaralarının kaybı, ölü sayılarını ifade etmeyebilir.
Çin Sanayi ve Bilgi Teknolojileri Bakanlığı (MIIT), 19 Mart tarihinde her bölge içerisinde yer alan telefon kullanıcılarının Şubat ayı içerisindeki rakamlarını açıkladı. 2019 yılında açıklanan verilerle derlendiğinde, hem telefon kullanıcılarının hem de sabit hat kullananların dramatik şekilde düştüğü görülüyor. Önceki yılın aynı döneminde rakamlarda artış yaşandığı açıklanmıştı.
1.600957 milyar akıllı telefon kullanıcı sayısı 21.03 milyon düşerek 1.579927 milyona gerilediği açıkça görülebiliyor. Sabit hatların ise 190.83 milyon rakamından, 189.99 milyon rakamına gerilemiş.
Enteresandır, geçtiğimiz şubatta telefon aboneliklerinde artışların devam ettiği yaklaşık 24 milyon kullanıcının Şubat 2019 tarihi içerisinde kayıt oldukları gözlemleniyor.
Çin Ulusal İstatistik Bürosu, ülke popülasyonunun (nüfusun) 2019’un sonunda 2018’e oranla 4,67 milyon artarak toplamda 1.40005 milyara ulaştığını belirtti.
Sabit hatlardaki azalmanın, yaşanan Koronavirüs salgını nedeniyle batan veya işletmeyi geçici süreyle kapatmak zorunda kalan kullanıcılar tarafından ortaya çıktığı düşünülüyor. Fakat bu, her yönden cep telefonlarındaki düşüşün sebebini açıklayamıyor.
Koronavirüs nedeniyle China Mobile, 862 bin abone kaybetmiş olabilir!
China Mobile, Çin akıllı telefon pazarının %60’ını elinde tutarak en büyük telefon operatörlerinden biri olarak karşımıza çıkıyor. Şirketin, geçtiğimiz Aralık 2019’da 3.732 milyondan fazla hesap açtığı raporlanmış.
Fakat Şubat 2020 tarihlerinde şirketin abonelik sayılarında 862 bin azalma gerçekleşmiş. Yine benzer bir durum ülkenin ikinci büyük telekomünikasyon şirketi China Telekom’da da mevcut.
Çin, yetişkinlik düzeyine gelmiş her vatandaşı için 5 telefon numarası alma hakkı veriyor. Çinli öğrencilerin çoğu okulların zorunlu olarak kapatılması nedeniyle yetişkinlerinin telefonlarıyla çevrim içi dersler almaya başladılar. Öğrencilerin hesapları ebevynlerinin isimleri altında kayıt edildi. Yani demek oluyor ki, bazı vatandaşların Şubat ayında yeni telefon numarası almak zorunda kalmaları gerekti.
Hep birlikte numaraları analiz edelim!
Oluşan en büyük soru, telefon hesaplarındaki dramatik düşüşün, Koronavirüs kaynaklı ölen hastalardan olup olmadığı. Önceki ara başlıkta belirttiğim gibi, kaos ortamında birçok senaryo oluşuyor ve hepsini sizler için derlememiz lazım.
Bu senaryolardan ilki, ülkedeki bazı taşeron işçiler iki telefon hattı kullanma ihtimali üzerinden yola çıkılıyor. İlki yaşadıkları şehir için diğeri ise çalıştıkları şehir içinde kullanılmak üzere alınıyor. Şubat ayında işçiler de işlerine gidemedikleri için hesaplarını doğal olarak iptal ettirmiş olabilirler.
Ancak, Çin’de kullanıcılar hesapları elinde tutmaları için her ay bir ücret ödemeleri şart. Taşeron işçiler, ülke içerisindeki en düşük gelir kaynağına sahip sınıf olarak biliniyor. Yani, birçok işçinin sadece bir adet telefon hesabı bulundurma olasılığı da var.
Çin Ulusal İstatistik Bürosu’nun Mayıs 2019 verilerine dayanarak, Çin içerisinde toplamda 288.36 milyon taşeron işçi olduğu söyleniyor. Çin Ulusal Kalkınma ve Reform Komisyonu, Beijing (Pekin)’de gerçekleştirdikleri basın konferasında iş yerlerinin %90’ının operasyonlarını durdurduğunu açıkladı. İçerisinde, Zhejiang, Shanghai, Jiangsu, Shandong, Guangxi, ve Chongqing’in bulunduğu şehirlerdeki iş faaliyetleri neredeyse tamamen durmuş vaziyette.
Bununla birlikte, tabii ki iş göçü yapan vatandaşlar da kendi şehirlerine geri dönmek zorunda kaldılar ve hatlarını da iptal ettirdiler. Bu senaryolardan sadece biri. Bir diğer senaryo da bu yaşanan felaketle birlikte, iş yerlerinin kurumsal amaçla kullandığı telefonları kapattırmaları da denebilir.
Ama akıllara gelen onca ihtimale karşın en ciddi ve dramatik olanı gerçekten de bu insanların ölmüş olmaları diyebiliriz. Çin’deki iç kaynaklar çeşitli açıklamalarda bulundular. Bunlardan birini Tang söylüyor;
Şu anda verilerin ayrıntılarını bilmiyoruz. Kullanıcılar Koronavirüs’ü dolayısıyla öldüğü için cep telefonlarının sadece %10’u kapatılsaydı açıklanan ölü sayısının iki milyona dayanması gerekirdi.
7 gün 24 saat ölü yakmışlar!
Peki ya ölenlerin sayısı iki milyonu geçtiyse ve Çin hükümeti bunu duyurmadıysa? Başka bir deyişle Çin Hükumeti durumu tüm dünyadan gizliyor olabilir mi?
Çin’in Hubei eyaletinde hükumetin paylaştığı rakamlar, Çin’de bildirilen rakamlarla örtüşmüyor gibi duruyor. Wuhan kentindeki yedi cenaze evinde, ocak ayının sonunda haftanın yedi günü, 24 saat boyunca ölülerin yakıldığı rapor edilmiş. Hubei Eyaleti, bu işlemi gerçekleştirmek için 40 mobil yakma cihazı kullandı. Her biri günde beş ton tıbbi atık ve vücut yakabilme kapasitesine sahip.
Veri eksiliği, Çin’de Koronavirüs sebebiyle ölenlerin sayılarını bir gizem haline dönüşmesini sağlıyor. 21 milyon telefon hesabının kapatılması, veriler konusunda gerçekten de resmi açıklamalardan daha fazla kaybın olabileceğini gösterebilir.