En üst amatör Go sıralamasının bir seviye altında yer alan Kellin Pelrine, dünyanın en iyi Go yapay zekâ sistemlerinden biri olan KataGo’yu 14-1 yendi. Bunu doğrudan bilgisayar desteği olmadan kendi başına yapmasına rağmen, bir yapay zekâ programı tarafından önerilen taktikleri kullandı.
FAR AI adlı Kaliforniyalı bir araştırma firması tarafından tasarlanan program, KataGo’ya karşı bir milyondan fazla oyun oynadı ve insanların yararlanabileceği bir “bling spot” bulmayı başardı.
Bilmeyenler için Go, oyuncuların siyah ve beyaz taşları dönüşümlü olarak yerleştirerek rakiplerinin taşlarını çevrelemeye ve mümkün olan en geniş alanı kaplamaya çalıştıkları 19×19’luk bir ızgara üzerinde oynanan eski bir Çin oyunudur.
Oyunun oynanış şekli nedeniyle Çinliler bu oyunu “围棋” olarak adlandırır ve bu da kelimenin tam anlamıyla kuşatma masa oyunu anlamına gelir.
Kulağa nispeten basit gelen kurallarına rağmen Go son derece karmaşıktır. Satrancın aksine, çok sayıda kombinasyon, herhangi bir yapay zekâ sisteminin gelecekteki tüm potansiyel hamleleri değerlendirmesini imkânsız hale getiriyor.
Ayrıca bkz: Google’ın Klavye Uygulaması Yeni Özelliklere Kavuşuyor
Bu zayıflığı kullanan Pelrine, rakibinin taşlarını çevrelemek için büyük bir taş halkasını yavaşça bir araya getirirken, tahtanın diğer köşelerinde tuzak hamleler yaparak KataGo’yu yendi.
Pelrine’e göre, bu stratejinin fark edilmesi oldukça kolay olurdu, ancak KataGo, kuşatma neredeyse tamamlandığında bile bu açığı hiç fark etmedi.
Bu zafer, çoğu yapay zekâ sistemindeki temel bir kusuru vurgulamaktadır. Yalnızca maruz kaldıkları durumları anlayabilirler ve genellikle insanların kolay bulabileceği şekillerde genelleme yapamaz ve kalıpları göremezler.